Hollanda
Bir Deniz Ülkesi Hollanda
Hollanda denince ilk akla gelenler rengârenk lale bahçeleri, eşsiz peynir çeşitleri, meşhur tahta takunyalar ve tabii ki Amsterdam’ın çılgın gece yaşamı olabilir. Öte yandan Hollanda, güneybatısındaki Zeeland bölgesinden kuzeydoğudaki Gröningen’e uzanan sahil şeridi, liman şehirleri ve kanallarıyla tekne tatilinizde size eşsiz rotalar vaat eden bir deniz ülkesi. Tekne tatilinizde Hollanda`nın doğası, karakteristik manzarası ve pitoresk köyleriyle sizi büyüleyecek.
Yüzölçümü bakımından küçük olsa da yeryüzünde deniz yoluyla ulaşmadığı yer kalmamış, 17. yüzyılda denizcilikteki başarıları sayesinde altın çağını yaşamış ve Hindistan’dan Karayipler’e, Endonezya’dan Güney Amerika’ya dünyanın dört bir yanına gemiler yollamış bu ülkede, yaşamı tarih boyunca deniz şekillendirmiş. Öyle ki dörtte biri deniz seviyesinin altında ve yarısı deniz seviyesinin yalnızca bir metre üzerinde olan Hollanda, Kuzey Denizinin gelgitlerine karşı 800 yıl önce inşa edilen ilk setlerden bu yana mevcut coğrafi koşullarını korumak için sürekli uğraş vermiş. Bu mücadelenin eseri olan kanallar, yat tatiliniz boyunca kimi zaman kabarık dalgalarla kaplı açık denizlerden çıkıp nefes alabileceğiniz sığınaklar kimi zaman da muhteşem Hollanda şehirlerini karaya ayak basmadan gezmenize izin veren su yolları olarak size eşlik edecek.
Eğer Adriyatik Denizi’ndeki ilk maceranızsa, Güney Adriyatik destinasyonlarından birini seçebilirsiniz. Ortaçağ şehirleri Split ve Dubrovnik’ten başlayarak Dalmaçya sahili güzel adaları, tarihi eserleri ve gece hayatıyla ünlü. Harika Hırvat mutfağını da çok sayıda yerel restoranda deneyimleyebilirsiniz.
Birçok ada birbirinden yarım günlük mesafelerde bulunuyor ve birçok charter rotası Hvar, Korcula, Vis ve Brac adaları arasında bir haftalık bir gezi imkanı sunuyor. Güney Kıyısı daha çok gençlere hitap ediyor gibi görünse de tüm yaşlardaki denizcilere ve çocuklara hitap eden birçok aktivite bulmanız mümkün.
Biraz Tarih Biraz Deniz: Zeeland
Ülkenin güneybatısında bulunan, batıya doğru uzanan uzun yarımadalardan oluşan Zeeland, Hollanda’daki en popüler yat charter noktalarından biri. Bölge berrak denizi, güzel plajları ve lezzetli deniz mahsulleriyle ünlü. Kuzey Denizi kıyısındaki Vlissingen, “deniz tatili plajsız olmaz” diyenler için iyi bir tercih. Eğer kanallara yelken açmak ve otantik bir Hollanda şehrinde gezmek için sabırsızlanıyorsanız Middelburg’a öncelik verebilirsiniz. Zeeland’ın başkenti olan şehir, kanal boyunca uzanan tuğla duvarlı tarihi evleriyle sizi içine çekecek. Hollanda’nın önemli mimari eserlerinden, 15. yüzyıldan kalma gotik belediye binası ziyaretinizde mutlaka görmeniz gerekenlerden. Dar ve dolambaçlı ara sokaklarda dolaşmak, pazar yerini gezmek ve 90 metre yüksekliğindeki manastır kulesi Lange Jan’a tırmanmak Middelburg’da dolu dolu bir gün geçirmek için çok iyi seçenekler. Kanalı takip ederek ulaşacağınız Veerse Meer lagünü irili ufaklı adaları ve eşsiz demir atma noktalarıyla deniz tatili tutkunlarının popüler uğrak yerlerinden. Kıyılarındaki Goes Rönesans tarzı evleri, Yerseke de eşsiz deniz mahsulleri için ziyaret edilmeyi hak eden yerler. Karşı kıyıda bulunan liman şehri Zierikzee ise Zeeland’ın mutlaka uğranması gereken duraklarından. Şehrin Ortaçağdan kalma limanında bugüne kadar korunmuş tarihi gemilerin arasında turlamayı ve plajlarında denizin tadını çıkarmayı ihmal etmeyin. Tekne tatiliniz sırasında mutlaka görmeniz gereken bir başka rota Grevelingenmeer. 1971’de denizle ilişkisi koparılan Grevelingen Gölü tertemiz sakin suları ile ünlü. Dalış için çok popüler bir nokta olan gölün üzerindeki adacıklar etrafında muhteşem demir yerleri bulunuyor.
Dünyayı Tanrı Yarattı ama Hollanda’yı Hollandalılar Yarattı: Markermeer ve Ijsselmeer
Ülkenin yükselen denizlere ve taşan nehirlere karşı verdiği mücadeleyi özetleyen bu sözün hayranlık verici bir örneğiyle karşılaşıyoruz bölgede. Eskiden Zuiderzee olarak bilinen koy, 1930’larda uygulanmaya başlayan bir proje sonucu setler ve barajlarla kapatılmış ve tatlı su ile dolan alanda Markermeer ve Ijsselmeer gölleri oluşturulmuş. Bölge Hollanda`nın en önemli tekne tatili rotalarından birkaçını barındırıyor. Bunlar içinde en popüleri Markermeer kıyısında bulunan başkent Amsterdam elbette. “Dünyanın en canlı metropollerinden birini kanallar içinde gezme fırsatını kaçırmayın” demek bu rotanın büyüsünü anlatmakta yetersiz kalır. Şehrin kanallar boyu dizilmiş daracık cepheli tarihi binaları arasında sular üstünde süzülürken bir deniz tatili için sıra dışı ve büyüleyici bir deneyim yaşayacaksınız. Amsterdam’dan 10,8 deniz mili mesafede bulunan Marken Adası, özellikle doğusundaki sevimli deniz feneriyle yat tutkunlarının uğrak noktası. Adanın hemen karşısındaki küçük balıkçı kasabası Monnickendam da bölgede görülmesi gereken yerlerden biri. Eskiden önemli bir ticaret merkezi olmasıyla ve tersaneleriyle bilinen Edam bugün en çok peynirleriyle ünlü. Markermeer üzerinden kısa bir kanal yolculuğuyla ulaşacağınız şehirde, sarı peynir tekerleklerinin teknelerle dükkanlara taşınmasını seyretmek büyük bir zevk. Hollanda’nın altın çağında en önemli liman şehirlerinden biri olan Hoorn, Edam’dan yalnızca 10 kilometre uzakta, biraz da müze gezmek isteyenleri bekliyor.
Ijsselmeer’e doğru yelken açıp Markermeer’i geride bıraktığınızın göstergesi olan barajı aştığınızda ise Enkhuizen’a varacaksınız. Bu görkemli liman şehrinde, uğramadan geçmemek gereken en önemli yer Zuiderzee Müzesi. Şehirden birkaç kilometre kuzeye yol aldığınızda Ijsselmeer’in en büyük yatçılık merkezlerinden olan Medemblik’in, limanını çevreleyen tarihi surlarıyla sizi beklediğini göreceksiniz. Medemblik, bölgenin kuzeydeki Waddenzee’ye açılan kapısı ancak derinliği 2 ila 4 metre arasında değişen, sakin sularıyla konforlu bir yat tatili fırsatı sunuyor. O yüzden bu sularda biraz daha oyalanıp Ijsselmeer’in doğu kıyısındaki Urk ve Lemmer mutlaka görülmesi gereken şehirler.
Marinalar
GotoSailing MapGuide®
Biraz da Macera: Waddenzee ve Wadden Adaları
UNESCO tarafından 2009 yılında dünya mirası listesine alınan Waddenzee, tekne kiralayanlara için birbirinden etkileyici rotalar sunuyor. Gelgitlerin belirlediği bir coğrafyada bir belirip bir kaybolan kumulların arasındaki sığ ve dar boğazları aşmak her yat charter rotasında karşılaşabileceğiniz bir deneyim değil. Özellikle de bu sebepten kaptanlık deneyiminiz olsa dahi yanınızda bu bölgeyi iyi tanıyan bir Hollandalı kaptan bulundurmanızı öneririz. Zaman planınıza uygun olmasa da bir sonraki limana varmak için suların yükselmesini beklemek durumunda kalmak, koşulları oldukça belirli olan Ijsselmeer’den sonra kendinizi yeniden doğanın kucağında hissettirecek! Tekne tatilinizde biraz maceraya hazırsanız, bunun da bir ödülü var elbette. Bu bölgede, kurt denizcilerden başka kimsenin ulaşamadığı dokunulmamış doğal yaşamın içinde rüya gibi sahiller sizi bekliyor. Ijsselmeer’in sakin sularından çıkıp açıklara yelken açtığınızda ise Oudeschild ve De Cocksdorp’taki güvenli limanlarıyla Texel Adası ve Wadden Adalarına ulaşacaksınız. Sahil şeridi boyunca uzanan bisiklet rotaları ve 30 kilometreyi aşan plajıyla ünlü adada hem sahilde hem de iç bölgelerdeki sevimli köyleri gezmeyi ve kuzeydeki deniz fenerini görmeyi ihmal etmemelisiniz. Adada üretilen Texel Skuumkoppe birasını da mutlaka deneyin. Texel’in bitişiğindeki Vieland, içinde neredeyse hiç motorlu araç bulunmayan küçük, sevimli bir ada. Etrafını kaplayan kumullarda dolaşarak çok keyifli bir gün geçirebileceğiniz gibi biraz şanslıysanız foklarla da karşılaşabilirsiniz. Kuş ve fok gözlemlemeye daha fazla zaman ayırmak istiyorsanız Vieland’ın hemen doğusunda kalan Terschelling tam size göre. Hollanda’nın 1594 yılında inşa edilen en eski deniz feneri Brandaris de bu adada bulunuyor. West-Terschelling’in birbirinden güzel pub’larla dolu canlı şehir merkezi, denizde geçen onca yorucu zamanın ardından biraz dinlenmek biraz da eğlenmek için çok uygun bir ortam sunuyor. Kalabalıktan daha da uzaklaşmak isterseniz Wadden Adalarının içinde yerleşim olan en küçüğü Schiermonnikoog sizi bekliyor. 300’den fazla kuş türüne ev sahipliği yapan adanın tamamı milli park.
Su Cenneti Friesland
Waddenzee’nin güneyinde bulunan, Ijsselmeer’in de doğu kıyılarından başlayan Friesland bir göller, nehirler ve kanallar ülkesi. Öyle ki bölgenin hemen her şehrine su yolları vasıtasıyla ulaşmak mümkün. 35 gölden oluşan ve eşsiz doğal güzellikleriyle bilinen bölgede sayısız canlı türüne ev sahipliği yapan beş milli park var. Bölge aynı zamanda Hollanda’nın su sporları merkezi olarak anılıyor. Sneek bu alanda öne çıkan şehirlerden. Her yıl ağustos ayında düzenlenen Sneekweek, Avrupa’nın en önemli su sporu etkinliklerinden biri. Sneekweek zamanı tam bir festival alanına dönen şehir, geceleri büyük partilere ev sahipliği yapıyor. Kanal etrafındaki birbirinden sevimli kafelerde oturmak ve 17. yüzyılda liman girişine inşa edilen surlar ve kulelerden oluşan Waterport’u ziyaret etmek de Sneek’de yapılması gerekenlerden. Bölgenin doğal yaşamını tanımak içinse Lauwersmeer Milli Parkına gitmelisiniz. 1969’da inşa edilen setle denizle ilişiği kesilen bölge geniş ovaları, çayırları ve ormanlarıyla sayısız kuş türüne ev sahipliği yapıyor. Göldeki çeşitli demir yerlerinde, bu büyülü doğayı büyük bir sükûnet içinde izleyebilirsiniz.
İklim ve Rüzgarlar
Hollanda gulf stream'den etkilenen bir bölgedir; ılık Atlantik suları ve ağırlıklı olarak batı rüzgârları hâkimdir. Temmuz ve ağustos ayları zaman zaman yağışlı olsa da mayıstan ekime kadar tekne tatili yapılabilir. Yaz aylarında yazlık giysiler uygundur ancak yanınızda yağmurluk ve serin akşamlar için sweatshirt, pantolon getirmenizi öneririz.
Seyir bölgeniz ve döneminize göre ayrıntılı bilgileri operatörünüzden alabilirsiniz ancak Hollanda’nın kanalları, doğal güzelliklerinin yanında rüzgârı bol günlerde iyi bir sığınak sağlayıp seyrinize devam etmeniz açısından da harikadır.
Marinalar
Hollanda tam bir denizci ülkesi olduğundan basit iskele ve barınaklardan lüks marinalara kadar birçok seçeneğe sahiptir.